Konsantre ebru kitresi nasıl kullanılır ?

Emir

New member
Konsantre Ebru Kitresi Nasıl Kullanılır? (Yani “Biraz Su, Biraz Sabır, Biraz Delilik” Meselesi!)

Forumdaşlar, bugün sizlerle sanatın en sabır isteyen, aynı zamanda en “şakası olmayan” ama şakası yapılmadan da durulamayan dalına dalıyoruz: Ebru sanatı. Ve konumuz: “Konsantre ebru kitresi nasıl kullanılır?”

Yani o gizemli jölemsi maddeyle suda resim yapmaya kalkışanların yaşadığı sabır sınavı, sabun köpüğü hayalleri, ve tabii ki “kitre topaklandı, ben de topaklandım” anları…

Ama korkmayın! Bu yazı teknik değil, biraz mizah, biraz deneyim, biraz da “hepimiz o hatayı yaptık” dayanışması içeriyor.

---

Konsantre Kitre Nedir, Ne Değildir?

Önce temel bilgiler: Konsantre kitre, ebru sanatında suya kıvam kazandırmak için kullanılan jelimsi bir karışımdır. Normalde “kitre otu” kaynatılarak hazırlanır, ama bu zahmetli işi modern çağda “hazır” şişeler hallediyor.

Yani, geleneksel ustalar üç gün boyunca kaynatır, süzer, bekletir; biz ise kapağı açıp suya döküyoruz ve “ben de ebru sanatçısı oldum” diyoruz.

Ama işte orada başlıyor kaos.

Konsantre kitre, göründüğü kadar masum değil. Su eklenir, karıştırılır… ama yanlış karıştırırsan, bir anda kıvam “tatlı yapayım derken pelteye dönen muhallebi”ye benzer.

Forumdaşlar, ebru kitresiyle çalışmak biraz “evdeki blenderla uzaylı çağırmaya çalışmak” gibidir: Ses çok, sonuç sürprizli.

---

Erkeklerin Yaklaşımı: “Kaç Oranda Su Koyacağım, Nokta!”

Forumun erkek üyeleri şimdi zaten ellerinde hesap makinesiyle bekliyor:

“Tamam kardeşim, yüzde kaç oranında su karıştıracağız, formül ver, ben hallederim.”

Erkekler için ebru kitresi = kimyasal denklem.

“Eğer 1 litre kitreye 4 litre su koyarsam, yoğunluk 1.03 g/cm³ olur, bu da boya yüzey gerilimini dengeler.”

Sonra karıştırırlar, ölçerler, pipetle kontrol ederler…

Ama ilk boya damlası suya değdiğinde dağılır — ve forumda ilk mesaj gelir:

> “Arkadaşlar, kitre tutmadı. Galiba oran yanlış.”

Aslında oran doğru, ama ruh oranı eksik! Çünkü ebru, sadece teknik değil, biraz “dalgın bakış, sabırlı karıştırış, içsel denge” işidir.

Ama erkekler bu işi bile stratejiye dönüştürür:

“Bence kitreyi shaker’da çalkalasak daha homojen olur.”

Ah, işte o noktada kadın forumdaşlar devreye girer…

---

Kadınların Yaklaşımı: “Kitreyle Uyum Sağlaman Lazım, Kavga Etme”

Kadın forumdaşlar bu konuyu daha ruhani ele alır:

“Kitreyi önce tanı, onu dinle, nasıl kıvam aldığını hisset.”

Onlar için ebru kitresiyle uğraşmak, yoga yapmak gibidir. Karıştırırken bile “enerji”ye dikkat ederler.

“Benim kitremle aram iyi, o biraz nazlıdır, yavaş karıştırırım, sonra sabah bir bakarım, jöle gibi olmuş.”

Bir kadın forumdaşın elinden çıkan kitre sanki elmalı turta hamuru kadar pürüzsüz olur. Çünkü onlar suyun sesini duyar, karışımın kıvamını hisseder.

Ama erkeklerin “çubukla hızlı karıştırayım da köpürmesin” taktiğiyle, ortalık birden bulaşık deterjanı reklamına döner.

İşte bu yüzden, ebru sanatı hem matematik hem meditasyondur.

---

Konsantre Kitre Kullanmanın Adımları (Ama Eğlenceli Versiyonu)

1. Suyu seç: Musluk suyu değil, saf su kullan derler. Çünkü kireç, kitreyle küs. Eğer musluk suyunu seçersen, kitre değil sen köpürürsün.

2. Karıştırma: “Yavaşça dökün ve sürekli karıştırın.” — Bu cümle çok masumdur ama uygulaması “ya sabır” seviyesindedir. Çünkü fazla hızlı karıştırırsan hava kabarcıkları oluşur, az karıştırırsan topaklar kalır.

3. Bekleme aşaması: En kritik ve en komik kısım. Herkes aynı şeyi yapar: “Daha erken kullanabilir miyim?” Hayır, bekle dostum! 1 gece beklemeden ebru yapılmaz, sadece sabırsızlık yapılır.

4. Kıvam kontrolü: Parmağını daldırırsın, çekersin. Akış yavaşsa tamam. Akış hızlıysa su gibi, akış hiç yoksa jöle gibi. İdeal kıvam: “Kremalı çorba hissi.”

5. Deneme: Boyayı damlatırsın… dağılırsa moral da dağılır. Ama o an gülmek lazım. Çünkü ebru sanatı, başarısız denemelerle sabır koleksiyonu yapmaktır.

---

Konsantre Kitreyle Başlayan Felsefi Sorgulamalar

Bir süre sonra insan düşünmeye başlar:

“Ben mi suya hükmediyorum, su mu bana?”

“Kitre karıştırırken neden iç sesim meditatifleşiyor?”

“Boyalar birbirini iterken, aslında insanlar da böyle mi?”

İşte o anda, farkında olmadan bir Zen ustasına dönüşürsün. Çünkü kitre sabırsız insanı terbiye eder.

Bir erkek forumdaş şöyle demişti:

> “Ebru yapmaya başladım, öfke kontrolüm düzeldi.”

> Bir kadın forumdaş eklemişti:

> “Ben de sabırla beklerken çocuğun ödevini bitirdim.”

> Yani bu sanat, hem psikolojik terapi hem yaratıcılık egzersizidir.

---

Erkek Stratejisi + Kadın Duyarlılığı = Mükemmel Kitre

Gerçek şu ki, en iyi sonuç hem ölçüyle hem hisle gelir.

Erkeklerin teknik disipliniyle kadınların sezgisi birleştiğinde, kitre suyunla dost olur.

Bir yanda ölçü kabı, diğer yanda sabır.

Bir yanda karıştırma çubuğu, diğer yanda iç sesin.

Ebru yapmak, aslında denge sanatıdır: suyla boya arasındaki değil, sabırla beklenti arasındaki.

Ve evet, bazen kitre fazla koyulaşır, bazen incelir — ama bu tıpkı hayat gibi: bazen karışır, bazen berraklaşır.

---

Forumdaşlara Sorular (Ve Küçük Gülümsemeler)

- Siz hiç kitre karıştırırken “ben bilim insanı mıyım, aşçı mıyım?” diye düşündünüz mü?

- Bekleme aşamasında sabredemeyip hemen deneyenlerden misiniz?

- Ya da kitreyi fazla karıştırıp köpük partisine çevirenlerden?

- Belki de o an ebru yaparken çocuk “anneee suyla oynayayım mı?” diye bağırdı — ne yaptınız?

- Erkek forumdaşlar, gerçekten oranı mililitreyle mi ölçüyorsunuz yoksa “göz kararı”nı da keşfettiniz mi?

Forumdaşlar, gelin deneyimlerimizi paylaşalım: Kiminki jöle oldu, kiminki su gibi kaçtı?

Belki de bu başlıkta hep birlikte “kıvamında bir sohbet” tuttururuz.

---

Sonuç: Kitre Değil, Karakter Yoğunlaşması

Konsantre ebru kitresi kullanmak, sadece suyu kıvamlandırmak değil; insanın kendi sabrını ölçmesidir.

Bir karışımın içinde hem estetik, hem mizah, hem hayat dersi gizlidir.

Kimisi oran hesaplar, kimisi hisle yapar ama sonunda herkes aynı şeyi fark eder:

Ebru, sabrın rengidir.

Ve unutmayın: Eğer kitreniz fazla koyu olduysa, bu dünyanın sonu değil — sadece bir sonraki denemenin başlangıcıdır.

Tıpkı hayat gibi, karıştırdıkça güzelleşir.

Şimdi siz söyleyin forumdaşlar: Sizin kitre maceranız nasıl geçti?

Karıştırırken gülümseyebildiniz mi?

Belki de en güzel ebru, suya değil, yüzümüze yayılan o gülümsemedir.
 
Üst